Ekolojik Yaklaşım

Bronfenbrenner’in ekolojik sistemler kuramı, okul ev ilişkilerinin önemine vurgu yapan en temel yaklaşımdır. Bu yaklaşımın kalbinde çocuk vardır. Çocuğu çevreleyen ve etkileyen dört sistemi, bu sistemler arasındaki ilişkileri aile katılımının önemine bağlayarak biraz daha yakından inceleyelim:

Ekolojik Yaklaşım

Mikrosistem: Çocuğun en yakın ilişki içinde olduğu çevresidir. Gelişimin erken devrelerinde çocuk ailesi ile olan ilişkisi içinde beslenir. Bu bir çocuk için en kalıcı ve etkili ilişkidir. Çocuklar büyürlerken pek çok yeni çevre ile iletişime geçerler- okul, öğretmenler, akrabalar, komşular, arkadaşları gibi. Tüm bu yakın ilişkilerin onların gelişimleri üzerinde belirgin, önemli etkileri vardır.

Mezosistem: Çocuğun içinde bulunduğu çevrelere sıkça ayrı odaklanma eğilimi vardır. Örneğin öğretmenler iyi öğretse, ebeveynler uygun davransa çocuklar gelişir ve iyi öğrenirler gibi. Ancak öğrenme ve gelişim, çocuğun ilişki içinde bulunduğu farklı ortamlar arasındaki (mikrosistemler arasındaki) bağlantı ve koordinasyon derecesine bağlıdır (Wiess, Kreider, Lopes, & Chatman, 2005). Örneğin okul ve aile yakın işbirliğinde olduğunda, çocuğu gelişimi bundan olumlu etkilenecektir. İşte farklı mikrosistemlerin karşılıklı ilişkileri, mezosistem olarak adlandırılan ikinci düzeyi oluşturur ve aile katılımı çalışmalarının önemine vurgu yapar.

Egzosistem: Çocuğun gelişimi üstünde etkisi olan, ancak çocuğun içinde önemli rol oynamadığı bir sistemdir. İş yeri, ebebeynlerin arkadaşları… gibi. Egzosistemin aileleri etkileme biçimine göre çocukların gelişimleri üstünde olumlu/ olumsuz etkileri vardır. İşsizlik, düşük ücret, uzun ve esnek olmayan çalışma saatleri, anlayışlı iş veren, çocuk bakımını karşılayan bir iş yeri gibi.

Makrosistem: Daha geniş kültürel, ideolojik çevrelerdir. Örneğin çocukla ilgili alınan politikalar (eğitim, sağlık…) , kültürde çocuğa bakış açısı, toplumda hakim olan değerler, ülkenin ekonomik durumu gibi.

“Genç bitkiler en iyi doğru bir güneş, su ve besin kombinasyonu sağlandığında büyür. Özetle benzer şekilde, çocuklar ve gençler de en iyi hayatlarındaki insanlar birlikte çalıştıklarında ve birbirlerine destek olduklarında gelişir, desteklenir, öğrenir. Farklı ortamlar, kişiler arasındaki bu bağlantılar, ilişkiler (örneğin ev ve okul, öğretmenler ve ebeveynler) gelişim ve öğrenme için önemlidir.” (Bronfenbrenner, 1979)

Aile katılımı çalışmalarının önemi burada ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmalar ile, çocuğun hayatındaki en önemli iki ortam- ev ve okul arasındaki işbirliğini güçlendirmek, çocukların gelişimlerine ve eğitimlerine yönelik birlikte hareket etmek mümkün olacaktır.